-->

05 Temmuz 2023

ailedeki ibne

---burda neden durduğum, neden buraya ait tüm o çok uzak olmayan zamandaki yaşantılarımı tekrar tekrar yazıp durduğum üzerine düşünüp duruyordum ve az önce şıp diye anladım; aslında burda, bu evde, bu ruhsuz duvarlar arasındaki duruşum, en basitinden ticari bi uğraştan başka bir şey değil.

sevgi mi? geç. nefret bile yok artık aramızda. en azından ben hissetmiyorum ve açıkçası onlara acımaktan başka elimden başka gelen bir şey yok. (Belki de acıyışım sadece kendimedir ya neyse...)

Şu bi kaç ay içinde içine girip kaldığım yaşantımız, hissiz iki-üç farenin, hayat denilen kediden kaçarken aynı deliğe sıkışmasından başka bir şey değil şu an bu yaptığım, gözden çıkarılmış olmayı kabullendiğim için bunu bi kazanca çevirme telaşından da başkası değil.
hem kirli bi kedinin patisinden kaçıp burdan uzak olan o şehirlerde kimsesiz fakir bir kene olarak yaşama uğraşına girişip orda sessizce ölmektense, burda bunlara yapışıp kalmayı ve ne yapmaya devam ederlerse etsinler, tüm negatif uğraşlarına rağmen onlara kızmadan beraber nefes alıp vermeye devam etmekten başka kaderimde bir şey olmasını istemiyorum?
Zaten olmayanı olduramam, olmuş olana ve olmaya devam edene ise baş kaldırmak boşuna ve açıkçası kanlarından olduğum bu insanlara sevgi beslemeye çalışmak, merhametle dolu bi ilişki kurmayı da korkak bi fakir barış severin, tek varlığı olan götündeki beyaz donu bayrağa dönüştürerek yukarı kaldırıp sallamasından başka bir şey değil. 
ve ben zaten donumu çıkarıp bayrağa dönüştürürken götümü de açıkta bırakmış olarak gelmiş olmama rağmen değişmeyen bir şey olmadı. anladığım şey ise, kafamın içinde kendime ait bir ütoik dünyadan başkası yokmuş. o yüzden şimdi inatla burda kalarak, kalmaya çalışarak sadece basit bi ticaret yaptığımı ve her kaldığım gün için cebimde biraz daha para biriktiğini fark ettiğimden bu yana uğraşımı-enerjimi buna harcamaya koyulmuş bulunmaktayım. bunun sonucunda olan şu 2 yılın sonundaysa toplamda 200.000 tl biriktirdim ve şimdi bununla ne yapacağımı da bilmiyorum.
Sahi para için burdaysam ve şimdiki işim sadece para kazanmaksa ve param da şu an varsa hala neden kalıyorum. kalmaya devam ediyorum.
siktiğimin hayat denilen bu makine çok karmaşık ve ben işe yeni alınmış elemanın ta kendisiyim. başına oturttukları bu makinenin şu kırmızı düğmesine basınca ne oluyor, sarı çizgiyi neden geçmemeliyim, tepemdeki lamba ne ara ve neden yanıp sönüyor. o köşedeki kolun üzerinde "çekmeyin" yazıyor, çekersem ne olacak? önümdeki ışıklı pano, yükselip alçalan deniz gibi dalgalı çizgiler falan kafamı çok karıştırıyor. ben inip yürümek istemeye başladığım yere geçen hafta geldim. ama herkesede "hayat çok güzel ve 100'erce yıl yaşamak istiyorum" deyip duruyorum. şimdi inersem herkes ne der sonra?

yukarıdaki satırları geçen hafta yazmıştım. şimdi ise bi kaç ekleme daha yapıp yayınlıyorum;
-param olmasına rağmen kalmaya devam ediyor oluşum, biraz daha para biriktirmek ve bunu oğlum büyüdüğünde, ona vermesi için DEDE'sine teslim etmek. Buna şu bi kaç gün içinde karar verdim. En azından oğlum ileride bir gün evlenmek istediğinde veya bir iş kurmak isterse, parası olmasını ve bunu rahatlıkla yapmasını istiyorum. Belki ilerde bir gün benim için inandığım Allah'a, annesi yüzünden ona doğru dürüst yapamadığım babalığımın sorumluluğunun verdiği yükün kalkması için bi-iki dua eder. Aslında "ona vereceğim bu para rüşvetten başka bi şey değil" diye de düşünmüyor değilim fakat tutup çöpe atmak da çok aptalca.

--başka konulara geçecek olursak;

---**geçici olan malulen emekliliğim önceki ay bitti. Arayan sgk memurunun yönlendirmesiyle "sağlık durumumun yeniden değerledirilmesi ve uzatılması" dilekçesi yazıp yolladık. bi kaç hafta içinde sonuçlanacak.

---**Geçen sonbahar evlenip başka bi şehre yerleşen 4numaralıablam, bu bayram doğum yaptı. küçücük bi bebeği var. fotoğrafını 3numaralıablamın, erkek kardeşime göstermesi esnasında gördüm.

---**bayram geçip gitti. eski bayramlar denilen şey burda da kalmamış. kimse birbirini ziyaret etmiyor. whatsapp'dan birbirlerine "iyi bayramlar" yazmak hepsine yetiyor. kahrolası ayfonlar. sosyal ilişkileri bitirdiniz. teşekkür ederim.

---**okulu bıraktım. aptal öğrenciler çekilebiliyorlardı ama öğretmenlere dayanamadım. zaten diplomayı alıp götüme de sokacak değildim. kendimi okul uğraşı yerine, yıllardır biriktirdiğim için kenarda toplanan kitaplara verdim. bol okumak ve belki zaman içerisinde bir şeyler anlamaya başlamak daha iyi olacak.

---**bu bayram, 12 yaşından itibaren yanlarında büyüdüğüm ve şimdi 32 yaşında olan erkek yeğenimle olan sohbetlerimizden birinde ona "arkadaşım olarak tanıdığı Öküz Herif'in aslında Erkek Arkadaşım olduğunu" söyledim.
-ailenden birinin bilmesi iyi olur. en azından sen bil. o aslında benim erkek arkadaşımdı.
-nasıl erkek arkadaş
-işte erkek arkadaş yavv
-nasıl yani
-sevgili olarak
-nasıl
-nerdeyse 10 yıldır beraber yaşıyorduk. birlikteydik
-nasıl erkek arkadaşın. haaa duygusal mı?
-duygusal, cinsel, ruhsal her anlamda erkek arkadaşımdı
-şimdi her şey yerine oturdu. kendini nasıl fark etti?
-hep biliyordum
-niye evlendin o zaman
-çocuk sahibi olmak istiyordum. hâlâ istiyorum.
-biraz daha oturdu
-nasıl yani?
bu anda evdekilerden biri gelince sohbetimiz kapandı ve zaten bi kaç saat sonra dönüp şehirlerine gittikleri için bi daha konu hakkında konuşamadık. ama en azından yakınım olan birilerinin ibne olduğumu bilmesi iyi oldu. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.