bundan
yaklaşık 16 yıl önceydi. yengemin, erkek kuzeni, antalya'da türkçe bilen rus bi
kadınla evlenmişti. kadın bir yaz tatilinde 15 günlüğüne bizim memlekete
gelince ortalık karışmıştı.
hayır kadının rus olması ortalığı karıştırmamıştı, kadının türkçesi ortalığı karıştırmıştı.
çünkü kadın rusçadan türkçeye çevirerek düşündüğünden olsa gerek, her kelimesi
farklı bir anlama geliyormuş. bir de bizim orası doğu olunca ve bu kelimeler
misafirlik ortamında dile getirilince, orda bulunanların çığlık atarak kaçışmalarına
neden oluyormuş. işte bu çığlık attırdığı anlardan biri şöyle gelişmiş:hayır kadının rus olması ortalığı karıştırmamıştı, kadının türkçesi ortalığı karıştırmıştı.
rus kadın yeni tanıştırıldığı gelinlerden birine "sen çok güzel bir hayat kadınısın" demiş ve ordaki herkes baygınlık geçirmiş. yeni gelin de tabii olaya tamamen yabancı olduğu için "bu bana orospu dedi" diye ağlamış sızlamış falan.
olaylar böyle böyle gelişmeye devam ederken, en sonunda bizimkiler dayanamamışlar ve rus kadına "hayat kadını'nın" türkçede ne anlama geldiğini binbir zorlukla anlatmışlar. kadın en sonunda anlamış ve bu sefer de, hayat kadını'nın onlar için anlamını açıklamış.
meğer rus kadının yaşadığı yerde "yeni evlenen"kadınlara türkçe'deki "hayat kadını" anlamına yakın gelen bu isim verilirmiş.
o günün akşamında evde bu olayı yengemler anlatınca çok gülmüştük ve aklıma hayat kadını'nın aslında kötü bir şey olmadığı kazınmıştı. yıl 2008 olduğunda ise internette nick alırken aklıma o olay gelmişti ve bende hayat erkeği'ni kullanmaya karar vermiştim. hikâyesi bu.
Köy tavuğu gözel oğlandır
YanıtlaSil