-->

25 Ocak 2025

pes doğrusu

pes.
benden bu kadar.
pes ettim.

bu aralar pek iyi değilim. kötü bir şey yok ama sanki olmaması bile kötü gibi.
o eski yalnızlığımı. gerçek saf yalnızlığımı yine teslim almışım gibi hissediyorum.
oysa ne güzel terk etmiştim bi yerlerde. ne zaman nasıl terk ettiğimi bilmeden öylece geçmişte bi yerde bırakmıştım ve işte bak gelmiştim şimdiye. ama şu son 2 aydır sanki içimden bi yerden  çıktı karşıma.
üstelik her tarafımı sardı sarmaladı kurtulamıyorum. ondan. kurtulmak için spora, yüzmeye, kitaplara kaçtım ama olmadı. olmuyor. kaçamıyorum. nereye gitsem benimle geliyor. yüzerken suyun altında, koşarken yanı başımda bandın hemen tepesinde öylece durup bana bakıyor, kitap sayfaları arasında ceeeee der gibi bi anda çıkıyor ve ben etrafa, mekana, kendime bi anda yabancılaşıyorum.
sahi ben burda, şimdi bu klavyeyle bile ne bok yiyorum.
neydi o elimdeki okunmayı bekleyen sayfalar, attığım kulaçlar, adımlayıp durduğum koşu bandı.
hepsi anlamsız sikik bi oyalamacadan başka bi şey değil. hepsi, kendimden yalnızlığımı saklamak için kaçıp durduğum fırtınaya yakalanmış tahta kulübelerden başka bi şey değil. ben yalnızım. çok yalnızım. hiç bu kadar yalnız hissedemediğim kadar yalnızım ve yalnızlığımdan kaçmaktan da yoruldum. beni yordu. peşimi hiç bırakmıyor. nereye gitsem oraya götürüyorum.

ben pes ettim ve kaçmayı bıraktım. şimdi yine iyi değilim ama pes ederek iyi ettim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.