Artık, kesinlikle ama kesinlikle yaşlandığımı düşündüğüm zamanlarımdayım. Böyle düşünmemin nedeni, saç ve sakallarımdaki ak sayısının artmış olması değil. Sadece ayaklarım şimdi yere daha sağlam basıyor, daha sağlam bastığım için daha derin düşünebiliyorum ve sanırım en önemlisi de; daha az konuşan birine dönüşmeye başladığımı fark ettiğim için yaşlandığımı düşünüyorum.
Ve evet, az konuşmak galiba gerçekten, yaşlılık alameti olsa gerek. Az konuşmak ve az tepki vermek. Kesinlikle yaşlılık alameti, yaşlılık göstergesi. Aksini düşünemiyorum bile.
Yaşlandım ve işte gördüğünüz gibi, geçmişte yediğim tüm bokların çetelesini gözlerinizin önünde tuttum. Bokları yerken kaşığın ağzıma girip çıkmasına şahit değildiniz ama ne tür boklar yediğimden sizleri hep haberdar ettim. Çünkü benim anlatmaya ihtiyacım vardı. Çünkü kimsem yoktu ve ben yalnızlığımı fark etmemek için, terkedilmişliğimi, kimsesizliğimi bilinçli olarak fark etmemek için birileriyle konuşmaya ihtiyacım olduğunda koşup buraya geldim. İyiki gelmişim. Yediğim bokların tadı kötü olsa da, iyiki gelip anlatmışım.
ve yediğim tüm o boklara rağmen, boka batmamayı başarmışım. helal bana.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.