-->

25 Mart 2015

onu tanıyor musunuz?

anlatmakta olduğum hikâyenin en güzel yerinde seninle ilgili bir şeyler karıştırdım araya,
çünkü güzel olan her şey biraz seninle de ilgili olmalıydı.

yaşadığım yeni çağ karışmış, çocuklar en çok öldürülenler arasında birinci sıradaydı.
oysa benim için en günahsız olan sendin.
ve zaten hiçbirinin ölümüne de seninki kadar üzülmedim.

kimsenin seni tanıma ihtimalinin bile olmadığı yıkık dökük bir şehirde "belki buradan geçmiştir, onu gördünüz mü" cümleleri kurup, fotoğrafını göstererek seni sordum.
oysa senden hiç haberleri yoktu ve bu kargaşa esnasında bile dünyanın her hangi bir köşesinde, zavallı bile olsalar bu insanlar senden haberdar olsunlar istiyordum.

şehrin bomba düşmemiş caddelerindeki tozlu banklarına adını, bileklerini kestiğin falçatamla kazıdım.
sokağa açılan tüm ev kapılarına adını yazıp kaçtım.
çünkü her yerde ol istiyordum.
yaptıklarımdan sonra benim için "bombaların etkisinden delirmiş" dediler.
oysa anlaşılamadım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.