-->

20 Kasım 2012

Öküz Herif'le 42 gün süren bir küsmeden sonra barıştık. Dün barıştık, biraz oturduk konuştuk. bi paket sigara bitirdik, bir de iki paket 3 tl'lik çekirdeklerden. Tabii kana kana su içtiğimizi belirtmeme gerek yok her halde. Malum işin içinde çekirdek olunca insan susuyor, hatta çekirdek kelimesi geçince bile insanın canı su istiyor. Durun ben bi bardak su içip geliyorum..

Suyu içtim geldim. Yetmedi bi bardak da kendimle getirdim başucuma bıraktım. Su ne güzel şeydir değilmi sevgili seyirciler.

Hah ne diyordum. Öküz Herif'le barıştık. Barışmak zorundaydık zaten. Çünkü bizim ikimizden başka kimsemiz yok, bunu şimdi daha iyi anlıyorum. Mesela herkesin yanında rahat olsamda, onun yanında daha bi rahat oluyorum. Gerçek anlamda amı götü bi tek onun yanında dağıtıyorum, sesimi bir tek ona karşı yükseltebiliyorum. Mesela o da bi tek hayatında bana değer vermiyor. Olmuyor işte bana değer veremiyor. Hayır sevmediğinden değil, onun tabiatı da böyle işte. O da sevdiğine değer veremeyenlerden. Sevdiğine değer verip herkesleştirmek istemiyor galiba. Oysa ben herkesleşmeye daha dünden razıyken, o beni aynı kefeye koyup aynılaştırmıyor.

Barışmalıydık zaten. Barışmayıp ne yapıcaz. İkimizin yaşı da artık geçip gitmişken ve ben bu ara zaten hepten yaşlandığımı, o ise her önüne gelenle yatıp kalkmanın artık bi anlam ifade etmediğini öğrenmişken, küs kalıp ne yapcaktık. Hem ben şimdiye kadar her şeyimle birine açılmış olduğumu, beni her halimle kabul etmiş birine

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.