-->

16 Kasım 2024

filistinliler neden ölmüyor?

filistinde binlerce insan öldürüldü ama israil terör örgütü'nün henüz işi bitmedi. son filistinli ölünceye kadar da bitmeyecek. yani, daha çok işi var. offf yazık ama ya, bu filistinliler neden kendi kendilerine ölmüyorlarda, masum israilimizi uğraştırıyorlar? şapşal filistinliler kendi kendilerine ölmeyerek, zavallı israil terör devletimizi çok uğraştırıyorlar çoook. 
filistinlilere sesleniyorum; ölür müsünüz lütfen, bi an önce.
çünkü biz çok merhametli ve her zaman duyarlı olan, bombalardan uzak  evlerindeki rahatlıkta yaşayan insanların duygularını suistimal etmek için yarım yamalak bıraktığınız bedenlerinizi, topraklarınızı daha verimli hale getirmek için oranızı buranızı kesip oluk oluk akıttığınız kanlarınızı 3-5 inçlik ekranlarımızdan birindeki o magazin haberlerinin arasında görmeye dayanamıyoruz artık.
şaka şaka dayanıyoruz. dayanmasak neden aşk acısı çekelim?
ama yinede sizi "dün gece hangi pezevenk, hangi kaltağı sikti" konulu magazin haberleri arasında görmek hiç hoş değil. evet, lütfen artık yara bere içinde veya eksik uzuvlarınızla zırt pırt çıkıp durmayın karşımıza. ve facebook neden hepinizi engellemiyor, twitter neden hesaplarınızı kaldırmıyor anlamıyorum. gerçi sizde, engellene engellene bitmiyorsunuz ki? tıpkı öldürüle öldürüle bitemediğiniz gibi.
ama hani siz bi an önce ölseniz ve biz de 2 fatiha ile işi kotarsak fena olmaz mı?
fena olmaz değil mi? olmaz. hatta bomba olur, çok güzel olur.
lütfen işimizi zorlaştırmayın. kendinizi bizim yerimize koyup, sizi sürekli kan ter içinde ağlayıp sızlarken, yarım yamalak kalmış bedenlerinizle dahi ordan oraya koştururken veya sürünürken görmekten bıkan bizi de anlamaya çalışın ve bi an önce sessizce ölün. 
hem eğer siz ölmek yerine, ufacık bi yara aldınız diye ortalığı ayağa kaldırmayı bırakıp, sakin bi kenarda sessizce kendi kendinize ölürseniz, bize kocaman bi iyilik de etmiş olursunuz. üstelik israil'e de boşuna masraf yaptırmamış olursunuz ve biliyorsunuz, israf haramdır.
o yüzden siz gidin bi kenarda sessizce ölün.
merak etmeyin, biz bi kaç yıl sonra falan belki mutlaka öldüğünüz o yere gelip bi anıt manıt gibi şeyler diker, ağız ucuyla iki fatiha da okuruz elhamdürillah. hem insanlık ölmedi ya! hatta senenin bi gününü "filistin soykırımı gibi bi isimle adlandırır, o günü festival havasında kutlarcasına en güzel tasarımlar eşliğinde güya kınarız falan ama en öncesinde bize, sizin ölünüz lazım. ölmezseniz, biz sizi nasıl analım?









27 Mayıs 2024

sıradakiiiiiii

geçen ay insanlık için önemli, benim için önemsiz önemli bi karar daha verdim, artık aşk adı altında erkek sikmeyeceğim.
sanırım artık sadece bi kadının iki memesine ihtiyacım var. başımı aralarına koyup günler ve gecelerce mışıl mışıl uyumak istiyorum.

geçen ay dedim ama öyle bi anda vermedim kararımı. aslında bunun üzerine zaten uzun zamandır düşünüyordum. bir de konu üzerine biraz okumalar yapıp, kendi yaşadıklarımı da zihnimde bi alana toplayıp bunlarla karıştırınca, bu kararı vermek zor olmadı. evet artık erkek peşinde değil, kadın peşinde koşacağım.

birde açıkçası ben ibneliğin doğuştan geldiği konusuna hiç inanmadım. zaten eski yazılarımda ve hayatım boyunca da her zaman kendime ve soranlara karşı dürüst bi şekilde;
"valla neden ibneyim bilmiyorum. bu durum doğuştan mı, sonradan mı geldi o da sikimde değil. zaten kararları, doğruları sürekli değişen bilimi de çok şey yapmıyorum. ben genel olarak kendi hissettiğim şeye göre yaşıyorum. bana göre doğru olan şey bu.
din açısından soracak olursan da, evet müslümanım ve ibnelik günahsa da ben bunun günahını kabul ederek yaşıyorum zaten. ama öte yandan, sonuçta kimseyi zorla sikmiyorum, kimseye kendimi zorla siktirmiyorum. tamamen rızalarımızla beraber olduğum yakınlıklar yaşıyorum ve bunlar günahsa, beni hesaba çekecek olan sen değilsin. allah'a hesap vereceğim" deyip durdum.
Bu ve benzeri cevaplarım insanların ağzını açık bıraktırsada, umrumda değildi. Sonuçta hayatım sadece bana aitti ve beni rahatlatan tek şey buydu. yani allah'a sığınarak günah işlemek.

Şimdilerde ise biraz zorlu dönemdeyim. daha doğrusu 2-3 aydır bu zorlu dönemdeyim. çünkü etrafta allah'ın yarattığı onca yakışıklı piç varken, kararımın arkasında durmak çok zorlayıcı. o yüzden genel olarak erkeklerle göz göze gelmekten kaçınıyor, yakışıklı görünce bir daha bir daha bir daha bakmamak için başka yöne dönerek oyalanıyorum. ilk zamanlar biraz kaçamak baktığım oldu ama şimdilerde daha iyiyim. hatta bazen kendimi hiç kontrol etmeme gerek de kalmıyor. karşımdaki yakışıklıyı salt bi insan olarak görmeyi başarmak üzereyim. içten içe hissediyorum; kararımın arkasında durabileceğim.

Erkeklerle bakışmaktan kaçınırken, aynı zamanda etrafta güzel kız var mı diye de bakmaktan geri kalmıyorum ama ne yazıkki yok. Hepsi kilolarca makyaj ve abartılı daracık giysilerle bedenlerini sokağa atmışcasına gezinip duruyorlar. Şöyle efendi efendi sadece çıplaklığını saklamak için giyinen, makyajsız bi güzel bulamadım. Herkes sabah evden çıkarken bi hedef tahtasına oturmaya gidiyormu gibi bi havayala sokakta salınıp duruyor.
Ben kadınları sikmek için bakmayalı ne çok şey değişmiş.

uzun zamandır osbir çekmeyi de bıraktım. porno izlemeyi ise zaten yıllar önce bırakmıştım. belki de erkeklere ilgi duymamaya başlamamın altında bunlar olabilir. çünkü porno filmlerde izlediğin her şeyi, kendinle özdeşleştirmeye çalışırsın ve zamanla bingoooooooooooolllllll.
kendine gol attırmayı düşünürsün.
bence o yüzden porno izlenmesi çok sakıncalı. özellikle ilk ergenliklerde.

işte böyle yani.
artık erkekler yerine, tamamen kadınlara yönelmeye karar vermiş haldeyim ve bunu yaparken, sırf cinsellik yaşamak için değilde, gerçek anlamda aşık olarak hayata devam etmek istiyorum. yani karşımda beni seven ve benimde onu sevdiğim bi hayat arkadaşım olsun istiyorum. fakat bu nasıl olacak ve kendime verdiğim sözü tutacak mıyım bilmiyorum. inşallah tutarım. amin.