-->

28 Mart 2013

Slm, nbr, tanışalım mı? -4-

Musevi;
Onunla da gaydate sitesinde tanıştık. Daha doğrusu tanışmak zorunda kaldık. Çünkü profilime yazdığım saçma sapan bir cümleye o kadar çok takmıştıki, sırf o sikindirik cümle için günde en az 10mesaj atıyordu. Bende önce bozmıyım diye alttan alıp geçiştirdim, sonra baktım ısrarla mesaj atıyor "amaaan koy götüne gitsin. tanışmakla ne olacak ki?" dedim ve "tamam buluşalım. ama sex yapmak yok" dedim. O da gülerek "tamam sex yok" dedi ve buluşma yeri içinde onun evini seçtik.
Aslında günde 10mesaj atmasına karşın bu kadar uzatmamın nedeni adamın çirkin olmasıydı. Yani sıradan bi çirkinlik değildi, çünkü sıradan çirkin olan bi ben varım. Bu adam da beni rahatsız eden başka bi çirkinliğe sahip olmasıydı ve bende bu yüzden onunla muhatap olmamak için mesajlaşmayı uzatmıştım da uzatmıştım.
Uzatmıştım uzatmasına ama işte sonuç olarak onun dediği oluyordu ve zaten onun evindeydik.
Neyse işte; Adamla sikindirik bi konu hakkında konuşurken, şöyle alıcı gözle bi kaç defa bakındım ama yok olmuyordu. O ise benim aksime bana öyle bi sıcak davranıyorduki adeta hepten kaçasım geliyordu.
Sonra çok şükür "ne iş yapıyorsun?" dediğinde ben "ofisboy'um bi avukatlık ofisinde çalışıyorum" dediğim de, aaa iyiymiş dedi ve bende şarteller ufaktan attı. Bende sinirimi saklayarak "sen ne iş yapıyorsun" deyince o "sanat galerim var, genelde tanıdığım yakın sanatçı arkadaşlarımın eserlerini satıyorum" dedi. Ben tabii hemen göt oldum, sonra da çaktırmamaya çalışarak "aaa negzel. işler nasıl?" dedim.
Ama beyfendi benim bu cümleme alındı ve biz de ufaktan ufaktan bi sürtüşme başladı. Sonra artık ne olduysa konu akp ve siyasete geldi. Vay efendim neymiş de akp ülkeyi satıyormuş da sadece oy aldığı kesimi dikkate alıyormuş da neymiş de neymiş. O böyle deyince ben bi anda hemen ortalığı hepten bulandırmak için üstüne çöreklendim tabi "eee tabiki yapacaklar. sonuçta adamlar yüzde 50'nin üstünde oy almışlar ve dolayısıyla onların dediğini yapacaklar. Yoksa neden halk onları seçsinki? siyaset zaten bu değil mi? Şimdiye kadar da olan bundan farksız değildi" dedim ve onun şalterleri tam attı. Öyle bi sert şeyler söylediki, ben artık en son bununla tartıştığıma bile pişman oldum ve öfff saçma sapan konuşuyorsun. seçilenler, oylarını aldıkları insanların isteklerine göre siyaset yapmayacak, adım atmayacaklarsa seçimler neden var. salak salak konuşup canımı sıkma. hayat bir tek senin sanat galerinde eserlerini sattığın osbircilerden ibaret değil. dedim ve montumu alıp üstüme geçirdim. Benim böyle çıkışım sonrasında o da ne yapcağını şaşırdı. Sonra bende tanıştığıma memnun oldum. kendine iyi bak, görüşürüz. deyip çıktım.
öhhhh böyle çakma siyasetçilerden de nefret ederim. Keşke hiç tanışmasaydık.

Sarışınım;
Adamın fotoğrafını görür görmez vuruldum. Allahım; adam kılları tüyleri dahil herşeyiyle sarışın ve üstelik bu da yetmezmiş gibi gözleri de yeşil. Bi tek göbeğini sevmedim. Ayy allahım şu göbeği eritse, Brad Piçç'in yandan yemişi gibi olur, ama adam da artık nasıl bi özgüven varsa götü göbeği salmış. Saçları hafiften uzatmış, gözleri de zaten popers çeke çeke devirmiş ama hala adamda tık yok. Sarışın ve yeşil gözlülüğüne mi güveniyor ne yapıyor anlamadım.
Neyse işte bir iki mesaj sonrası buluşmaya karar verdik. İşte buraya kadar olan kısım tamam da, bundan sonrası pek güzel değildi. Çünkü akşam buluştuk ve hop bi baktım, fotoğraftakinden çok çok farklı bi adam. Burnu benim burnumdan bile büyük. Hatta adamın burnu ayak toğuğum kadardı. Gözleri de zatenb popers yüzünden yana devirmiş sanıyordum, ama galiba sorun popers değildi. Bence adam eroinman'ın önde gideni. Ne yapsam ne etsem de kurtulsam diye düşünüp bi yandan da onunla konuşurken, bi baktım adamın evine gitmişiz. Allahım ne yapsam da kurtulsam bundan diye kara kara düşünüp bi yandan da adama sahte iltifatlar ederken, o da boş durmamış mis kokulu mumlar yakmakla meşguldü. Mumları yakıp mutfaktan bize şarap getirmeye gittiğinde hemen telefonumı alıp whatsapp'den panpam piçoski'ye "10 dakika sonra beni ara ve ısrarla gelmemi söyle. ben hayır dersem de bağır çağır" diye yazdım ve telefonu cebime attığım an, o da elinde şarapkadehleri ile çıkageldi. Allahım adamın yüzüne bakmaya yüzüm tutmuyor. Çünkü adama 1 hafta boyunca ben yazıp durmuştum ve buluşmak için yanıp tutuşan da benden başkası değildi. ama işte o resimlerine ölüp bittiğim adam ile, bu karşımdaki arasında dağlar, denizler ve okyanuslar kadar büyük fark vardı. bi ara gözümü kaparım, vazifemi yaparım diye düşünerek öpmeye kalkıştım ama burnunda denk gelince hemen hihihi yapıp geri çekildim ve o anda Panpam Piçoski aradı ve biz onunla telefonda kavga etmeye başladık. Sağolsun bana biraz bağırdı çağırdı ve bende sinirle "tamam. geliyorum" deyip telefonu kapadım ve elimdeki kadehi masaya bırakıp "kusura bakma gitmek zorundayım. çok özür dilerim" deyip utana sıkıla giyinip kendimi dışarı attım. Dışarı çıktığımda ise piçoski aradı ve neler oluyor, yine ne boklar çeviriyorsun dedi, bende durumu ona izah ettim ve iyi bok yedin dedi ve telefonu kapadık. Çok şükür bunu da atlatmıştım. Ama diyeceğim o ki; keşke keşke instagram hiç icad edilmeseydi. çünkü güzeli çirkini ayırt edemez oldum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.