aslında biliyor musun,
seninle; sen de çok gençken tanışmalıydık.
yaşın, elini tuttuğum zaman kimsenin bizle dalga geçer gibi dönüp bakamayacağı kadar genç olmalıydı,
ya da uğruma kavga edebileceğin bi yaşta olmalıydık seninle.
yani; bize gülüp geçenlere, boş "ver"meyeceğin bi yaşta olmalıydık..
şimdiki gibi zamanımızın çoğunu; kirli de olsa her hangi bi yatak bulup,
sonrasında sevişmek için zaman harcamayacağımız bir yaşta olmamalıydık.
varsın üzerimizdeki buluşma elbiselerimiz, aslında bayramlıklarımız olsundu.
hem ne önemi varki?
yani diyeceğim o ki; bir kuytunun bile bize yetebileceğini düşünebileceğimiz bi yaşta olmalıydık.
keşke mantıklı düşünmenin gereksizliğine inanacağımız bir yaşta olsaydık.
yani sana göre biraz daha erken, bana göre biraz daha geç tanışacağımız bi yaşta olsaydık.
yani; bir kaç aşka yetecek kadar şehveti, ayak üstü harcayacak kadar genç olacağımız bi yaşta tanışmalıydık
ama olmadı işte;
sen bana geç kaldın, ben de sana çok genç kaldım.
Sertab Erener'den Hayat Beklemez gelsin :)
YanıtlaSilhep böyledir zaten.. asla aynı zaman diliminde olamazsın, olmak istediklerinle.. belki de o yüzden bu kadar istersin.. garip...
YanıtlaSilhayatta eskimiş olanlar, yenileri taşıyamaz.. eskiler naftalin kokar, yenilerse tertemiz mağaza..
hayat işte.. ne yaptığı belli olmuyor değil mi :)
YanıtlaSilBayıldım..
YanıtlaSilişte hayatın bize attığı tekmelerden biri daha
YanıtlaSilİşte hayatın bize koyduğu tekmelerden biri daha
YanıtlaSil