-->

08 Ağustos 2010

Hepimiz kendi çıkarlarımıza göre hareket eden birer oruspuçocuğuyuz!

Dün gece büyük bi umutla bara gitmiştim. Ercan gelecekti, gelmedi.
Bende sap gibi dikildim kaldım. Barda köşe bucak dolanıp durdum. Biraz milletle bakıştık falan sonra, canım sıkıldı barın bahçesine gittim. Orda bayağ oyalandım.
Bir köşede durup kendime baktım. Salak ben, gerizekalı ben, öküz ben, oruspuçocuğu ben
küfür ettim kendime bol bol. Sonra sakinleştim. Tekrar içeri girdim.

İyiki içeri girmiştim. Geçen kış tanıştığım biriyle karşılaşık. Selamlaşma falan derken kendimizi öpüşürken bulduk. Sonra bende dur demedim devam ettik.
Adını hatırlamaya çalışıyorum ama adını hatırlıyamıyorum. Sanırım ilk tanışmamızda adını söylemişti. Ama direkt öpüşmeye geçince ve sohbete de dalınca bi daha sormayı akıl edemedim.

Tabii gece sadece öpüşmekle kalmadı, bardan çıkıp Taksim'de dolandık biraz. Sonra bi yere oturduk. Adam sosyoloji okumuş biri olunca konumuz psikoloji oldu. Kendi yaşamından, kendi yaşamımdan, hayattaki tercihlerimizden ve şu an orda bulunma nedenlerimize kadar her şeyi en ince ayrıntısına kadar konuştuk.

Saat 5:30 da hadi kalkalım deyince tekrar meydana doğru yöneldik. Konuşmamızda bana birinden bahsetmişti. Bilgi Üniversitesi'nde %100 burslu okuyan bi çocuğa yaptığı yardımları falan anlatmıştı. Çocuğun ailesi yoktu. Annesi eroinman, babası işlediği bir suçtan dolayı hapiste olan sıradan biriydi. Çocuk orda burda büyümüş. Okuduğu tüm okullarda ''okul birincisi'' olan bi çocukmuş. Onunla Bilgi Üniversitesi'nde hocalık yaparken tanışmış ve oda çocugu sahiplenmiş, yememiş içmemiş eşşek gibi 4 yıl boyunca bakmış.
4 yıl aynı evde kalmışlar. Üstelik adamın anneside evde olmasına karşın. Bunun bir sorun olup olmadığını sordum ''annem aslında biliyor ama hiç bir zaman dile getirmedi, tabii farklı nedenlerde vardı falan'' dedi. Daha ayrıntılı konuştuk ama yazarak can sıkmak da istemiyorum. İşte neyse annesiyle beraber yaşıyorlarmış. Çocuğa 4 yıl boyunca bakmış. Sonra çocuğun babası geçtiğimiz aylar, (sanırım 3 ay önce dedi) hapisten çıkınca çocuk babasına kendi yaşamını anlatmış ve babası oğlunu kimliğiyle kabul edip beraber yaşamaya başlamışlar. Çocukda bir daha dönüp ona bakmamış.

Neden çocuğu anlattın derseniz, çünkü onunla konuşurken sohbetimizin en suskun anlarında hep o çocuktan bahsedip susuyordu. Biz meydana doğru yürürken biriyle karşılaştık ve bana ''işte anlattığım oruspuçocuğu buydu'' dedi. Arkamı dönüp bakınırken 2 çocuk gördüm. Biri esmer, biri havuç kafalıydı. Bana bakıp gülümsemek ve gülümsememek arasında yürüyorlardı. Benim onlara dönmemle onlar başka yöne doğru dönüp devam ettiler. O'na ''Havuç kafalı olan mı?'' dedim ''evet'' dedi.

Çocuğu gördüğün an, nasıl canının yandığı çok iyi biliyorum. O yanan canın acısını gözlerinde gördüm, hissettim bunu.Çünkü 4 yıl boyunca O'na, o kadar çok emek vermişti ve o kadar üzerine düşmüştüki... Kendisi zaten anlatıyordu:
''Onun herşeyi olmaya çalışıyordum. Her şeyi oluyordum da. O'na abilik, babalık, annelik, hocalık, her bok oluyordum. Bir şeylerden eksik kalmasın diye sürekli üzerine düşüyordum.'' diye uzun uzun cümleler kuruyordu.

Ama işte bilmediği şey sanırım herkesin kendi çıkarlarına göre hareket ediyor olmasıydı.
Ve aslında olması gereken de bu. Kimbilebilirki, belki adam da kendi çıkarına göre çocuğa sahip çıkıyordu.
Gerçi çocuğa da hak vermiyor değilim. O'da kendi çıkarına göre hareket ediyordu ve çocuk bana, adamdan daha çok haklı geliyordu. Çünkü babasızlığın ne demek olduğunu ben de çok iyi bilirim.

Zaten bilinçaltımdakilerin dışa vurumunun, barda ellerim pantolunumun ceplerinden olgun adamların karşısına geçip, salak salak gözlerinin içine bakarken, gözlerimdeki o salak ifadenin ''hadi beni kucakla baba'' demek isteyişimden başka hiç bir anlamı yoktu.

11 yorum:

  1. ne yazayım bilemedim...bişeyler yazmak istedim, istiyorum. ama çıkmıyor. "güzel" diyeceğim sadece.

    YanıtlaSil
  2. yaşadıklarının kaynağı eksik baba ilgisi olabilir. genelde babası duygularını belli etmeyen ya da babasına düşman olan ve ya annesiyle daha çok vakit geçiren tipler gay oluyor. bu psikolojik ailesel faktörler de tercihi etkiliyor muhakkakk

    YanıtlaSil
  3. Adsız: Laverdad sen değilsin değil mi???

    YanıtlaSil
  4. Laverdad kim ben değilim profil fotosu gerçekten sen misin?

    YanıtlaSil
  5. profil fotondaki işeyen adam bu blogun yazarı mı?

    YanıtlaSil
  6. seni ben görmüştüm sitelerde. tercihin a mıydı?

    YanıtlaSil
  7. Bu fotoğrafı ben de hatırlıyorum ama CouchSurfing'den mi romeo'dan mı hatırlayamadım.

    Bu arada @adsız2: Eşcinselliğe yönelik bu kadar gerizekalıca bir yaklaşım daha duymadım.

    YanıtlaSil
  8. Adam çocuğa babalık yapmış. Çocuğun da gerçek babası mapustan çıkınca ona koşmuş. Gerçi hangisi "gerçek" baba o da tartışılır.

    YanıtlaSil

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.